Kılıçdaroğlu ve Altun tartışmasına konu olan Cambridge Analytica, hangi seçimi nasıl etkiledi?
Kemal Kılıçdaroğlu, seçime sayılı günler kala Twitter hesabından Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun için “Cambridge Analytica oynamak senin elinde değil” açıklamasını yaptı.
Londra merkezli veri analitiği firması Cambridge Analytica’nın, ABD ve İngiltere’deki kritik siyasi seçimleri etkilemek için yaklaşık 90 milyon kullanıcının kişisel verilerini sosyal medya hesaplarından izin almadan kullandığı ortaya çıktı. Kişisel verileri kötüye kullanan şirket, 5 yıl önce 2 Mayıs 2018 tarihinde faaliyetlerini durdurmuştur.
Cambridge Analytica ile ilgili iddialar, şirketin eski çalışanı Christopher Wylie tarafından ortaya atıldı.
İngiliz haber kanalı Channel 4’ün yayınladığı gizli kamera görüntülerinde, bazı şirket yöneticilerinin internet üzerinden “aşk tuzağı” kurulabileceğini ve siyasetçileri itibarsızlaştırmak için rüşvet verilebileceğini söylediği görüldü.
Görüntülerde, şirketin üst düzey yöneticisi Alexander Nix, şirketle birlikte dünya çapında gizlice kampanya yürüttüklerini söylerken, Cambridge Analytica Kasım 2016 ABD başkanlık seçimlerinde önemli bir rol oynadı.
ABD Başkanı Donald Trump ile birçok kez görüştüğünü belirten Nix, “Bütün araştırmayı yaptık. Tüm verileri aldık. Tüm analizleri yaptık. Hedeflemeyi yaptık. Dijital kampanyanın tamamını biz hallettik, televizyon kampanyası ve verilerimiz stratejilerini belirledi”.
Nijerya seçimleri
Şirketin eski çalışanı Wylie, Cambridge Analytica’nın Nijerya’nın 2015 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Hristiyan adayın Müslüman adaya karşı yürüttüğü kampanyaya Aggregate IQ üzerinden müdahil olduğunu açıklayarak, burada Israel Black Cube tarafından sağlanan verilerin kullanıldığını söyledi.
Şu anda cumhurbaşkanı olan Müslüman aday Muhammadu Buhari’nin e-postalarının bu şirket tarafından hacklendiğini belirten Wylie, kampanya döneminde şiddet içerikli videoların seçmenlerin oylarını etkilemeye yönelik ve kin ve nefreti körüklemeyi amaçladığını da kaydetti. İslamiyet de yaygındı.
“Kişisel profil bilgileri”
Bu hizmeti sağlayan tek şirket Cambridge Analytica değil. Burada kişiler hakkında bilgiler toplanır ve profilleme yapılır ve bu profillere uygun pazarlama yöntemleri önerilir.
Bu uygulama uzun süredir reklam sektöründe bir yöntem olarak kullanılmaktadır. Ancak artık sosyal medya sayesinde demografik bilgilerin çok ötesinde profilleme yapılabiliyor.
Cambridge Analytica’nın giden genel müdürü Alexander Nix, bu profil oluşturmayı “psikografik” olarak nitelendirdi. Kişilerin kişilikleri ve eğilimleri üzerinden yapılan bu profiller sayesinde çok daha sofistike pazarlama yöntemleri geliştirilebilmektedir. Bu yöntem siyasette yaygın olarak kullanılmaktadır.
Psikografik profiller sayesinde sadece siyasi kampanyaların klasik yöntemlerine yönelik stratejiler oluşturmak değil, aynı zamanda sosyal medyada mikro hedefler üzerinde operasyon yapmak da mümkün.
Bu çok etkili bir yöntemdir; çünkü iletmek istediğiniz mesaj sanki biriniz konuşuyor ve hemen sizinle etkileşim kuruyormuş gibi görünüyor.
Cambridge Analytica 2013 yılında kuruldu, ancak öncesinde Strategic Communication Laboratories Group (SCL) adlı çok daha ünlü bir şirket vardı.
İngiltere, Endonezya, Tayland, Kenya ve daha birçok ülkede hükümetler ve siyasetçiler ile çalışmış, kendi deyimiyle “psikolojik savaş” ve “algı operasyonları” alanlarında uzmanlaşmış bir şirkettir.
‘Derin internet’
Sosyal medya kullanıcılarının bilgileri zaman zaman bilgisayar korsanları tarafından ele geçirilebilir. Bu bilgileri çalan bilgisayar korsanları, “Deep Web” ortamında paraya çevirir.
Dünya çapında milyarlarca kullanıcı bazen alışveriş, bazen oyun, bazen de sosyal paylaşım için internet sitelerine üye olmaktadır.
Kullanıcılar, üyelik koşulları gereği kimlik ve kredi kartı bilgilerini üye oldukları platforma emanet etmektedirler ancak internet ortamının “korsanları” güvenlik açıklarından yararlanarak bu bilgilere ulaşabilmektedir.
Sosyal Medya ve Bilgi Teknolojileri Strateji Derneği Başkanı Abdullah Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bilgisayar korsanlarının çalınan bu bilgileri şantaj amacıyla kullandıklarını ve kendilerine ifşa edilmesini istemedikleri fotoğraf ve bilgileri yaymakla tehdit ederek bu kişilerden para kazanmaya çalıştıklarını söyledi. halk. halk.
Bazı istihbarat teşkilatlarının bilgileri ele geçirerek ülkelerde kafa karışıklığı yaratabileceğini belirten Çiftçi, İngiltere’de kurulan Cambridge Analytica şirketinin seçmenleri etkilemek için 100 bin farklı Facebook reklamı hazırladığını hatırlattı.
Cambridge Analytica yeniden gündemde
Nation Alliance cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun için “Cambridge Analytica oynamak senin elinde değil” dedi.
Kılıçdaroğlu, Fahrettin Altun’la birlikte başka isimler de yazıya yazarak, “Serhat ve takım arkadaşları Çağatay ve Evren’i alt etmeye çalıştığınız dark web dünyası sizi yabancı istihbaratın eline teslim edecek. Cambridge Analytica oynamak kapasitenizin ötesinde. , millet. SON UYARI!” o ifadeleri kullandı
Fahrettin Altun yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından dolayı “Özür dileriz” dedi.
Dezenformasyonla mücadeleye devam edeceklerini belirten Altun’un açıklaması şöyle:
“Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, ülkemizin stratejik iletişimi için gece gündüz çalışan ve özellikle ülkemize yönelik sistematik yanlış bilgilendirme ile mücadelede büyük başarılara imza atan İletişim Başkanlığımıza, Başkan Yardımcılarım Çağatay ve Evren’e ve değerli arkadaşlarıma bir kez daha iftira atmaktadır. akıl dışı ve tutarsız iftiralarla bilgi işlem dairesi başkanı Serhat.
Bu noktada sorumluluğun yurt dışından hizmet aldığınız acentenize değil size ait olduğunu hatırlatmak isterim. Devletimizin ve milletimizin yüce menfaatlerini korumak sadece iktidarın değil, muhalefetin de görevidir. Ayrıca dezenformasyonla mücadeleyi öncelik haline getiren İletişim Başkanlığımız Sayın Kılıçdaroğlu’nun da bu konuda endişeli olması doğru yolda olduğumuzun bir göstergesidir.
Kılıçdaroğlu’nun seçim kampanyasının başından sonuna kadar kurumumuzu hedef alması, etrafındaki “profesyonellerin” stratejisinin olmadığını ve siyaset üretemediğini ortaya koymaktadır. Söylemesek de sorun değil. Bu açıklamayı neden yaptığınızı ve neyi engellemeye çalıştığınızı çok iyi biliyoruz.
Demokrasiyi ve kamu yararını korumak, müzakere kültürünü güçlendirmek için sosyal medya trol ağlarına, köleleştirilmiş hesaplarla sosyal medya manipülasyon yöntemlerine karşı durmaya devam edeceğiz.”